DAHA GÜÇLÜ

 


Gece uyuyamayan biri değilimdir genelde. Aklıma nadiren bir şeyler takılmış olsa bile hiç gece insanı olmadığım için bir yerden sonra uyku ağır basar. Çok şükür diyeyim bunun için gece uyumakla ilgili sorunum olsaydı benim için oldukça zor olurdu sanıyorum.Yıllar önce ben lisedeyken yani tam olarak 13 yıl önce aslında, neredeyse tüm gece sabaha kadar uyuyamamıştım, sabah 6 ya kadar. Uyuduktan kısa bir süre sonra da babaannemin vefat haberini almıştım. Çok yaşlı değildi  (69) ama geçirdiği rahatsızlıklardan sonra hiç beklenmeyen bir durum da değildi maalesef. Ve yine üzüldüğüm konulardan biridir çok sıkı bir babaaanne torun ilişkimiz de yoktu, yani görüşüyorduk ama öyle bir sıcaklık hissetmemiştim diyelim. Ve o sabahtan sonra ara ara uykum kaçtığında sanki kötü bir şey olacak hissinden uyumak daha da zorlaşıyor. 

   Şu an yine öyle bir gecedeyim. Uykum iyiden iyiye kaçmış durumda. Bu sefer de kötü bir şey olmayacağını ummak istemekle beraber bugünü neden huzursuz geçirdiğimi anlıyorum aslında. Bugün tesadüfen Yaprak Dökümü'nde Leyla'nın kızının olduğu, Fikret'in hastanede O'na yardım ettiği bölümü izledim biraz. Yine beni yakın geçmişe götürdü; oğlumun doğumundaki özellikle ilk bir hafta ve onu izleyen birkaç ayda hissettiklerim tekrarlandı. 

   Muhtemelen ilk defa anne olan herkesin yaşadığı tecrübesizlikler, panikler birbirine benziyordur. Benim bir senedir zaman zaman canımı acıtan anılarsa daha çok hayal kırıklığıyla ilgili belki de yapamadıklarımla/yapılmayanlarla ilgili. 

   Doğumdan sonrasıyla ilgili bir planım vardı ancak istediğim desteği alamadığım, çaresiz kaldığım ve her şeyle kendim ilgilenmem gereken zor bir dönem yaşadım. Eşim doğumdan sonraki günlerde covid geçirdi ve bu da üstüne eklenince çok zorlandım. Ve çocuk bakımıyla ilgili bilgisizliğim beni bu süreçte çok üzdü. Bu bahsettiğim yardım en azından 3-4 gün bile tam anlamıyla olsaydı bu kadar yorulmayacağımı ve bu kadar hızlı tükenmeyeceğimi sanıyorum. Yapılacak şeyler de aslında belli durumlar : Bebek için beslenme, bezini değiştirme, gazını çıkarma ve uyutma. Evde de yemek yapılması ve belirli zamanda kısa da olsa bir temizlik olması. Oğlumun doğumu gece başladığı için oldukça uykusuz ve yorgundum eve geldiğimde de. O an için tek istediğim birilerinin benim için günlük olarak zaten yapılan bu işleri yapması ve bunları benim düşünmek istemediğimdi. Bense hastaneden geldiğimde kendimi bulaşık makinesi boşaltıp yerleştirirken yemek hazırlarken buldum. Duyduğum cümleyse " Ben yapacakken sen yapıyorsun " oldu başta. Evet en azından o anda dinleniyor olmak isterdim. Daha sonrasında emzirmekle ilgili sorun yaşadım. Bilmiyorum daha önce emziren bir kadın bir bebeğin emip emmediğini anlamaz mıydı.. Bezden sızmalar olduğunda zıbını da dahil çıkarıp tekrar giydirmek zordu, hem çok yorgundum hem oğlum biz onu giydirene kadar neredeyse nefessiz kalacak şekilde ağlayıp morarıyordu.  Başlangıç böyle olunca birkaç saat uyumak için odaya geldiğimde bile kulağım hep yan odada kalıyordu çünkü güvenim kırılmıştı. Belki ben öyle olduğum için mi, birine yardım edeceksem ve edemiyorsam en azından yardım edecek birilerini bulurum gibi geliyor. Ama ben o anda kimseden yardım istemeyi bile düşünememiştim. Şu an baktığımda ne çok arayacağım insan vardı aslında, şehir dışından bile gelecek olanlar vardı. Nasıl düşünemediğimi şu an hiç anlamıyorum. 

   Tabi kimsenin art niyetli olduğunu düşünmüyorum. Ama ne kadar önemsendim/önemsendik, tüm gücüyle insanlar bizi sarıp kolladı mı inanın çok büyük hayal kırıklığı benim için. Daha sonrasındaysa mecburen önceliğim olmayacak kişilerden yardım istemek belki biraz muhtaçlık hissetmek, duyduklarım ve olanlar kalbimi daha da kırdı. Biraz da buna sebebiyet verilmesi benim bu duruma mecbur bırakılmam affedemediğim. 

   Nihayetinde o zamanlar elbette ki geçti. Ancak ben bu konuda öfkemi, hayal kırıklığımı geçiremedim yakınlarıma tam olarak. Bu bir mükemmelliyetçilik, ben nasıl bu kadar zorlandım üzüntüsü değil aslında. Evet şu an bebeğime kendim bakıyor olsam da tekrar bir çocuğum olsa yine zorlanabilirim çünkü ilk başlarda annelik psikolojisi, fiziksel durumlar ve hayatına yeni birinin giriyor olması alışılacak bir durum zamanla. Dediğim gibi belki ben fazla güvendiğim ve bunun karşılığını görmediğim için yıllar içinde olan, halı altına süpürdüğüm duygularım açığa çıktığı için de kabullenemiyor olabilirim. Hala bunu tam olarak aşamadığımın farkındayım. Bilmiyorum geleceği ve bu yüzden büyük konuşmak da istemiyorum belki ben de torunlarım olduğunda yeterli olamayabilirim  ama sanıyorum ki en azından yardım etmek için elimden geleni yaparım. ( Umarım) 

   

   Oğlum olduktan ve ben bu süreçleri yaşadıktan sonra fiziksel ve özellikle psikolojik olarak daha güçlü olduğumu hissediyorum. İnsanlara bakış açımsa biraz değişti. Önceden daha çok verici bir insanken artık bunu karşılık olarak değil ama gördüğüm değere göre ayarlamayı seçiyorum. Daha dayanıklı olduğumu biliyorum. Başladığım işleri daha rahat bitirebiliyorum. Daha rahat yardım istiyorum ancak yine de en çok kendime güveniyorum. Bunlar benim için güzel olanlar. 

   Yine de zaman zaman o hislerimi hatırladıkça belki daha mesafeli olduğumu da kabul etmem gerekir. Bir yandan böyle olmasını istemiyorum ancak şu an için farklı davranmak zor geliyor. Umarım zamanla değişir. 

   Ve yine bu süreçte kendi yaşadığım sıkıntılardan öğrendiğim ki zaten böyle düşünürdüm ama hassas olduğum konu şu oldu : İnsanların ihtiyacı olduğunu düşündüğümde ben bu kişilerin kızıysam, eşiysem, kardeşiysem, arkadaşıysam, akrabasıysam, komşusuysam ve onların ihtiyacı varsa mümkünse onlar istemeden yapabileceğim şeyleri yapmak. Çünkü insan olmamız, birbirimize sorumluluğumuz böyle bir şey. Komşumun kızı evleniyorsa ve benim onunla belirli bir yakınlığım varsa yapabileceğim şeyleri yapmalıyım. Ve yine arkadaşım daha önce yaşadığım bir şeyi ilk defa yaşıyorsa tecrübelerimle ona gerek duyduğu konuda yanında olmalıyım. Dediğim burada,  herkese yardım etmek gibi olamayacak bir şey değil tabi. Yakınında olduğum kişiler ve bir şeyler yapabileceğim durumlar. . 

    Yine de her şey için çok şükrediyorum. Rabbim sevdiklerimizle güzel zamanlarımızı çoğaltsın inşaallâh. 

   

Yorumlar

  1. Yazınızı iki farklı zamanda okudum. Sizi çok iyi anlıyorum. Üst tarafa koyduğunuz foto da yazınızla öyle güzel uyum sağlamış ki. Anne olmak, o günleri farklı biçimde yaşamak, bedensel değişikliklere ayak uydurmaya çalışırken başka zorluklar yaşamak... Öte yandan hayat deneyiminiz nasıl da artmış. Güçlü bir kişilik yeni kararlar almayı da zorunlu kılar. Almışsınız bile.
    Kolay gelsin. Sevgilerimi iletiyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim öğretmenim. Anlaşılmak, bize en iyi gelen şeylerden..
      Sevgilerimle..

      Sil
  2. Duygularınızı anlıyorum benimde üç sezaryan doğumum var her biride imtihanli geçti.. Şunu çok yakinen hissettim.. Allah-u Teâlânın tecellileri O'na muhtaçlığınızı hissettiğimiz de daha çok beliriyor kendi bedeninizde bebeğinizde boş olan evinizde bı hatırlayın O'na olan yakınlığınızı bu hiç bir şeye değişilmez Allah'ın rahmet tecellileri yalnızken uzlette iniyor... Allah sizi öyle sevmiş ki kimseyle paylasmamiş🌹🥰 Doğum sizde bir can yaratılıyor var mı bundan ötesi ❤️

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok şükür 🤲🏻 Evet bunu ben de düşündüm. Tabi ki Allah'a güveniyordum ancak anneme ve eşime aşırıya kaçan bir güven duydum sanırım bana bir hatırlatma oldu aynı zamanda.
      Çok teşekkür ederim :)

      Sil
  3. Zor günlermiş sizin için ama bu günleri atlatmanız ve dersler çıkarmanız da kazanımınız diyelim. Birilerine kırıldıysanız da bence bu doğal bir şey. Böyle ihtiyaç anlarında insan birilerini yanında arar zaten. Bazen biz söylemeden de birilerinin bizim onlara ihtiyacımız olduğunu anlamalarını bekleyebiliriz, ki bunun da doğal bir şey olduğunu düşünüyorum. Ben de böyle hissederdim diye düşündüm yazınızı okurken en azından. Babaannenizin ölümü üzerinden çok zaman geçmiş ama başınız sağ olsun, demek istiyorum. İyi günler ve haberler sizinle olur inşallah.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim İlkay :)
      Evet kırgınlıklarım var elbet günün birinde iyileşecek. Olumsuz olayların da böyle iyi bir yanı var işte bizi daha dayanıklı yapan.

      Sil
  4. kimseye ihtiyacın olmaması en iyisi :)

    YanıtlaSil
  5. O günler aklıma geldi... Çok ötü birşey yaşamama rağmen doğumdan sonraki o dört ayı hatırlamak bile istemiyorum. Korkunç geliyor dönüp bakınca, lohusalık çok başka birşey...

    YanıtlaSil
  6. başkasından yardım isteyememek çok kötü bir şey ya nerden biliyorsun diye sorma😑 Daha dayanıklı oluyoruz tabi burada sana katılıyorum

    YanıtlaSil
  7. Anne değilim ancak empati yaptığımda o anki duygu ve düşüncelerinizi anlıyor, fazlasıyla hissediyorum. İnsan ilişkilerinde alma-verme dengesi gerçekten çok önemli. Bunu bazen tecrübelerle yaşayarak öğreniyoruz. Ve sonrasında daha güçlü bir karakterle hayatımıza devam ediyoruz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet dengeli olmak çok önemli zamanla daha iyi anlıyor insan..

      Sil

Yorum Gönder

SEVİLENLER 🌸

YENİ BİR ZAMANDA MERHABA

GÜZEL GÜNLER

SANA KEK YAPTIM

EVİM GÜZEL EVİM